Adanaspor'u Gençlerbirliği karşısında izlerken yine karamsar bir tablo içerisinde olmadım ama şampiyonluk konusunda ciddi endişeler yaşadım.

Rakip geçen yıl Süper Lig'den düşmüş bir ekip ancak kadrosunda ciddi değişiklikler yaşamış. Turuncu-Beyazlı ekibin hücum gücünde bir aksayan taraf olduğunu söylemek mümkün. Bursaspor maçı ligin ilk maçıydı, deplasmandı ve orada Adanaspor zaman zaman doğruları yaparak puanı almıştı. 

Gençlerbirliği karşısında ise Fırat Gül aynı kadro ile mücadele etmeyi tercih etti. Ayrıca Kaptan Serdar Özkan'ın sakatlanarak oyundan çıkması Tetteh'in oyuna dahil olması o an için bir hareket getirdi. İlk yarının uzatma bölümlerinde golü bir metreden kaleye atamaması Bursa maçını da aklımıza getirdi. İkinci yarıda ise Tetteh takıma çokta katkıda bulunamadı. 

Ozegoviç müthiş oynadı, müthiş mücadele etti ama bir türlü istediği gol pozisyonlarında buluşamadı. Ceza alanı çevresinde takımına 4-5 serbest vuruş kazandıran Ozegoviç'in bu kazanımlarını vuruşu yapan arkadaşları değerlendiremedi. 

Thomas Burns'u kısıtlı bölümde izleme fırsatı elde ettik. Onun daha çok dakika alması gerektiğini düşünüyorum. Ahmethan'da yine aynı şekilde az bir bölümde oynadı. 

Genel olarak fizik gücü yüksek bir Adanaspor'u izledik. Çok aşırı gol pozisyonlarının olmadığı müsabaka da sıcak ve nemli havanın iki takım oyuncularını zorladığını da görüyoruz. Keçiörengücü maçı sonrasında lige milli maç arası veriliyor. Bu esnada hem transfer, hem de eksik alanlarda üzerinde yapılacak çalışmalar ile Adanaspor daha da iyi olabilir. 

Sonuç olarak bu oyun ve bu kadro ile şampiyonluğun uzak bir ihtimal olduğunu, ancak küme düşme potasından uzak bir Adanaspor'u sezon boyunca izleyeceğimize inanıyorum.