Hüseyin Sungur79 Makale

Doktorlar düşmanınız değil; kurtarıcınız!..

Son zamanlarda doktorlar hedef alınmaya başlandı. Önce Konya’da bir doktor öldürüldü. Yine Konya’da bir imam Cuma hutbesinde doktorları hedef alan bir konuşma yaptı. Ardından Adana Çukurova Devlet Hastanesi Acil serviste arbede çıkarılarak doktorlar tehdit edildi.

Yetmedi, düğünde kavga eden grup Balcalı Hastanesi’nde yine karşı karşıya gelip kavga ettiler…

Birisi çıkıp “O doktoru öldürmezsem adam değilim” diyor, ötekisi çıkıyor “Oturduğun yerden para kazanıyorsun” diyor ve doktordan “Ben 40 saattir ayaktayım ve çalışıyorum” karşılığını vererek haddini bildiriyor. Bunlar medyaya yansımış olaylar. Kim bilir gün yüzüne çıkmamış kaç olay vardır…

***

Madem konuyu doktorlardan açtık. O zaman bayramın üçüncü günü yaşadığım olayı anlatayım.

Kurban Bayramının 3. Günü öğleden sonra tam bayramlaşma ziyaretimize devam edecektik ki benim bir sancı tuttu. Bacaklarım, kollarım, her yerimi ağrı vurdu. Yetmedi ateşim çıktı. Eşim Emine hanıma ‘biz bayram gezmesini erteleyelim doktora gidelim’ dedim. Yüreğir İlçesi Kiremithane Mahallesi’nde bulunan Altın Koza Hastanesi’ne gittik. Acil kalabalık. Çoğunluğu bebek ve çocuk hastadan oluşuyor. Belli ki salgın bir hastalık var. Neyse bir 10 dakika bekledikten sonra önce asistan geldi şikayetimizi dinledi, notlar aldı ve doktorun 10 dakikaya geleceğini söyledi. Yaklaşık 10 dakika sonra doktor geldi, şikayetlerimi anlattım. Akciğer filmi, kan, idrar tahlilleri istedi. PCR testi yapılmasını da istedi. Doktorun istediği her şeyi yaptık…

***

Tam kan tahlilinin çıkmasını bekliyorduk acildeki doktorun mesaisi bitti. Bu arada doktor oradaki görevlilere benim hastaların tahlillerini görüp öyle gideyim diye arkadaşlara seslendi. Onlar da ekranda tahlilleri sonuçlarını hazırladı. Bu doktorumuz bakmış olduğu son hastanın tahlili çıkana kadar bekledi. Acil servisteki nöbeti boyunca kim bilir kaç yüz hastaya baktı.

Doktorluk mesleğini yerine getiren kişiler insanların sağlıklarını korumaları için önlem alırlar ve onlara önerilerde bulunurlar, hastalıklara teşhis koyarak tedavi edilmesinde yardımcı olurlar, gerektiğinde tıbbi veya cerrahi müdahalede bulunarak hastaların hayatlarının eski haline getirilmesinde başrol oynarlar. Hatta saatlerce ayakta kalırlar.

Şimdi hangimiz bu kadar sabırlı olabiliriz…

***

Elbette herkesin canı tatlıdır. Elbette insan sevdiklerinin sağlık sorunlarının anında giderilmesini ister. Ancak, doktorlar da insan. Onlar insanlara karşı hata yapsınlar, ancak mesleklerinde hata yapmasınlar.

Bir doktor kaç yılda yetişiyor haberiniz var mı?

Doktor olmak için yıllarca okumanız gerekiyor. Doktor olmak o kadar kolay değil. Herkes  haddini bilmeli. Eğer çok biliyorsanız siz doktor olsaydınız.

Eğer çok biliyorsanız neden doktor olmadınız?

Eğer doktorlar öldürülürse…

Eğer doktorlar aşağılanırsa…

Eğer doktorlar güzel ülkemizden giderlerse

O zaman biz kendimizi kime emanet edeceğiz?

Türkiye Cumhuriyeti Devleti Kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün “Beni Türk Hekimlerine Emanet Ediniz” sözünü nasıl yerine getireceğiz.

***

Elbette ırkçılık yapma gibi bir niyetim yok. Ancak, sağlıklı düşünebilen, ülkesini, kentini, mesleğini seven bir gazeteci, bir insan olarak doktorlarımızın bu kötü muameleyi hak ettiğini düşünmüyorum.

Ve diyorum ki yeteri bilirseniz yeter artık.

Bir silkelenin…

Bir kendinize gelin…

Bir haddinizi bilin…

NOT: Benim sağlık durumuma gelince kum dökme, kana karışan enfeksiyon. PCR testi negatif. Çok şükür iyiyim ve doktorun verdiği ilaçlarla kendimi toparlamaya çalışıyorum.